Bir hevesle gittiğim bu film, tam bir hayalkırıklığı yaşattı. Yahu, Freud ve Jung gibi psikoloji alanında temel taşlar sayılan iki kişinin etkileşimli hikayesini anlatmak gibi bir işe soyunulmuş, bari hakkı verilseydi. Adam gibi bir senaryo oluşturulup, sevgili oyunculara da dönem ve bu insanlar hakkında bilgi sunulsaydı. Hem diyaloglar çok basit kalmış, hem de Freud da Jung da, bahçede beraber yürüyorlardı, sonra biri sağa gitmeyi biri sola gitmeyi tercih etti gibi basit bir bakış açısı hakim kılınmış. Hadi ben alandan birisiyim, neyin ne olduğunu az çok biliyorum. Alandan olmayan kişilerin ne algılamaları bekleniyor ? İşte Freud da, Jung da öyle takılıyorlarmış ortamda, biri hastasıyla beraber olmuş, diğeri cinsellik diye bir şey ortaya atmış, hastaları bir iki konuşturmuşlar, sonra bugünlere gelinmiş !.
Oyunculuklar ise, Vincent Cassel hariç, oldukça kötü ! Viggo Mortensen, Freud rolünü oturtamamış. Kendisini Aragorn rolüyle hatırlamak benim için daha iyi olacak. Michael Fassbender da aynı şekilde Jung rolü için yüzeysel kalmış. Lakin, asıl lafım Keira Knightley'ın performansına. Filmin ilk sahnelerinde, nevrotik olma adına o yaptığı çene hareketleri, bende Alien çağrışımları yaptı. O çenenin içinden bir tane daha, ha çıktı ha çıkacak diye bekledim. Geriye kalan sahnelerde de, o garip kol hareketleriyle kanatlarının çıkmasını. Nerede Black Swan'daki Natalie Portman, nerede Keira Knightley...Özet olarak, güzel bir fikir benim gözümde ancak bu kadar kötü işlenebilirdi. Yazık olmuş..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder