15 Aralık 2011 Perşembe

Varoluş ve Psikiyatri



Kitapçılarda dolaşırken, psikolojiyle ilgili raflarda rastladığım kitaplar çerçevesinde, görebildiğim ve okuduğum kadarıyla Engin Geçtan için, Irvin Yalom'un Türkiye'deki yansıması diyebilirim. Tabii, bunu varoluşçu düşünceyi terapi alanında uygulama ve hayata bu bakış açısıyla yaklaşabilme alanlarını temel olarak söylüyorum. Yoksa kastettiğim bir öykünme ya da kişisel özellikler açısından bir benzetme değil. Bu blogda da çeşitli yazılarımda, Engin Geçtan'ın yazdıklarından bolca alıntılar yaptım. 


Kendisinin okuduğum ilk kitabı Varoluş ve Psikiyatri. Bu kitabı okurken, Irvin Yalom kitaplarından aldığım zevki alabilmek ve ülkemizden de varoluşçu bakış açısıyla ilgili uygulama alanlarını görebilmek beni çok sevindirdi. Kitapta, Psikiyatri, Psikanaliz, Psikoterapi Vesaire ve Varolmak ya da Olamamak başlıklı iki bölüm bulunuyor. Yazım dili olarak oldukça rahat okunan bir kitap, fakat işlenen konuların derinliği nedeniyle benim için okuması uzun zaman aldı. Neredeyse iki üç paragrafta bir durup, yazılanları düşünüp, bu konuyla ilgili daha önce bildiklerimi bütünleştirmeye çalışmak, farketmeden saatlerin geçmesine neden olabiliyor. 


Kitabın sevdiğim bir diğer özelliği, çeşitli düşünür ve meslektaşların eser ve anılarından da alıntılar yapılarak, hem varoluşçu bakış açısı hem de psikiyatri/psikoloji alanı için geniş bir kaynakça imkanı sunması. Böylece, kitap bittiğinde elinizde okunması gerektiğini düşündüğünüz bir sürü kitap ve yazar ismi olmuş oluyor.


Yazarın bu alanla ilgili yazdığı diğer kitaplara baktığımızda, bir akış takip edebilmesi açısından ilk olarak 'İnsan Olmak' daha sonra bu yazıda söz edilen kitabı, son olarak da 'Kimbilir' adlı kitabını okumak daha pratik olabilir. Ben bu kitabı okumakla ortadan başlamış olarak, şimdi 'İnsan Olmak' adlı kitabını okumaktayım..Sonra sıra 'Kimbilir'e gelecek..Üçünü de okumuş olarak daha bütüncül bir yorum yapabilirim diye düşünmekteyim.. 

Hiç yorum yok: