Yıldız Kenter'in Cem Talu tarafından çekilen fotoğraflarına ve yılların öğrettikleriyle ilgili söylediklerine denk geldim. Demiş ki Yıldız Kenter "İnsan hiçbir zaman beklediğini bulamaz. Hep bir şey bekler, beklemelidir de..."
Hayat, bir bekleme hali olmadan, nasıl olurdu bilemiyorum, belki elfler gibi 3000 sene yaşayacak olsak, beklemeyebilirdik...Arayış halinde olmak, arayış halinde olunan şeyi/leri beklemek; istemek, beklemek; hayal etmek, beklemek...
Yaşamın kendisi bir bekleme hali en temelinde, ölümlü olduğumuzdan dolayı....Lakin bekleme durumları; kafamızda yarattığımız şablonları beklemeye, gördüğümüzü takdir edip keşfetmek yerine, sert idealizme çıkınca, tatlı meraklar/heyecanlar/hayaller yerini hayalkırıklıklarına bırakıyor. Beklemek, beklenti oluyor...Birçok farklı konu buraya bağlanabilir aslında, şimdi yerine geleceğe dönük odaklı yaşamaktan tutun da, tüketim toplumu söylemlerine kadar....Evet herkesin gerçeği kendi algısıyla sınırlı, fakat deneyim ve bilim diye de iki olgu var...Aradaki ince çizgiye dikkat etmek gerek...Sonuçta göreceliliği kabul ediyorsak, en azından göreceliliği anlayabileceğimiz ortak bir noktada buluşabiliyoruz demektir...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder